İstanbul Raylı Ulaşım Yolculuk Sayısı Değişimleri: İstasyon Özellikleri ve Ağ Büyümesinin Etkisi (2013–2023)
İstanbul'un 2013'ten 2023'e kadar olan raylı ulaşım ağının genişlemesi, şehrin ulaşım manzarasını önemli ölçüde şekillendirmiştir. Bu çalışma, istasyon özelliklerinin ve ağ büyümesinin bu dönem boyunca raylı ulaşım yolcu sayısındaki değişiklikleri nasıl etkilediğini araştırarak, şehir plancıları ve politika yapıcılar için değerli bilgiler sunmaktadır. İstasyon konumu, hat türü, yolcu sayısı ve açılış tarihleri gibi değişkenleri inceleyerek, araştırma bu değişimlere neden olan ana faktörleri ortaya çıkarmayı hedeflemektedir. Analiz, bu değişkenlerin yolcu sayısı üzerindeki etkisini değerlendirmek için beş aşamalı ağ büyümesine odaklanmakta ve parametrik olmayan istatistiksel yöntemler kullanılmaktadır. Bu bağlamda, çalışma istasyon özellikleri ile yolcu sayısı trendleri arasındaki ilişkiyi tanımlamayı ve yolcu sayısındaki değişimlere katkıda bulunan ana faktörleri vurgulamayı amaçlamaktadır. Bulgular, istasyon konumunun kritik bir rol oynadığını göstermektedir; Avrupa yakasındaki istasyonlar, ekonomik merkezlere yakınlıkları nedeniyle başlangıçta daha yüksek yolcu sayısına sahip olmuştur. Ancak, ağın özellikle Anadolu yakasında banliyö bölgelerine yayılmasıyla birlikte, bu istasyonlardaki yolcu sayısı artışı hızlanmış ve fark daralmıştır. Ayrıca, metro, tramvay ve banliyö tren hatlarının rolleri de incelenmektedir; her biri farklı hız, sıklık ve hizmet alanları nedeniyle çeşitli yolcu davranışlarına katkıda bulunmaktadır. Dikkat çekici bir şekilde, yolcu talep seviyeleri arasındaki farkın genişlediği görülmektedir; yüksek talep gören istasyonlar önemli artışlar yaşarken, düşük talep gören istasyonlar durağan kalmıştır. Bu fenomen, muhtemelen ağ genişlemesi, kentsel gelişim ve yoğun kullanılan istasyonları tercih eden değişen seyahat desenleri gibi faktörlere atfedilebilir. Yeni açılan istasyonlar da yolcu sayısında başlangıçta dalgalanmalar göstermişken, daha eski istasyonlar istikrarlı, ılımlı bir büyüme sergilemiştir. Çalışma, bu faktörleri anlamanın, İstanbul gibi hızla büyüyen şehirlerde gelecekteki ulaşım planlamasını optimize etmek için hayati önem taşıdığını sonucuna varmaktadır. Bu araştırmanın bulguları, demiryolu altyapısının güçlendirilmesi, bağlantıların iyileştirilmesi ve sürdürülebilir kentsel hareketliliğin teşvik edilmesi için bir çerçeve sağlamaktadır; bu da doğrudan planlamacılar, tasarımcılar ve şehir yetkilileri için etkilere sahiptir.